Emrulevvel

"…فَاعْلَمْ أَنَّهُ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ" İlk Emir الأ مر ألأول Emrul Evvel

Ehli sünnet ahad rivayet Sahihse akide, ilgili olsun veya ahkam ilgili olsun ilim ifade eder bunun dışında ki görüşler zındıkların görüşürüdür.
Selef bazı son kuşak Âlimleri, özellikle kelâmcılar ile tabi olan usulcüler tarafından ortaya atılan bu bu akide ahkam ayrımı hiç bilmezlerdi yada kabu etmezlerdi. Minhacu s-Sünne
Selef ulemasının değişik konulara ilişkin kitaplarını inceleyenler onların böyle bir ayrım yapmadıkları göreceklerdir. Örneğin herhangi bir araştırmacı . 3. ve 4. Yüzyılda Ehli sünnet âlimleri tarafından kaleme alınmış
Abdullah ibni Zubeyir el-Humeydi Sunne (2019)
İsmail ibni Amr ibni Müslim el-Müzeni Şerh us Sunne (264H)
Lalekâi rahimehullah İtikâdî Ehl-i Sünne (418)
Harb ibni İsmail el-Kirmani (280)
Ebu Bekir El-İsmaili rahimehullah İtikâdî Eimmetti’l Hadis (294)
Beyhaki rahimehullah El- İ’tikâd (458)
İmam Tahavi rahimehullah Akidetu’t-Tahavi (325)
İbn Kudame rahimehullah Luma’atu’l-İtikât Hadi ila Sebiler-Raşad
İmam Buhari rahimehullah Kitabu’t –Tevhid (256)
İbn Huzeyme rahimehullah Kitabu’t-Tevhid (306)
İbn Mende rahimehullah Kitabu’t-Tevhid (395)
İmam Ahmed rahimehullah Es-Sünne (241)
Abdullah b. Ahmed b. Hanbel Es-Sünne (290)
Hasen Bin Ali Berbehari rahimehullah Es-Sünne (329)
İbn Ebi Asım Es-Sünne (297)
Humeydi rahimehullah Es-Sünne (255)
Hallal rahimehullah Es-Sünne (255)
İmam Beğavi Es- Sünne (516)
İbn Batta rahimehullah El-İbane (387)
İbn Batta rahimehullah El-İbane Kübra (387)
İmam Ebu Hanife rahimehullah Fıkhu’l Ekber ,Fıkhu’l Ebsat ve Vasiyye (150)
İmam Acurri rahimehullah Eş-Şeriâ (360)
İmam Buhari rahimehullah Halku Efali’l –İbad (256)
İmam Buhari Kitabu’l-İman (256)
İmam Müslim Kitabu’l-İman (261)
İbn Ebi Şeybe El- İman (297)
İbn Mende rahimehullah Kitabu’l –İman (395)
Ebu Ubeyd El-Kasim İbn Sellam rahimehullah Kitabu’l-İman (224)
Beyhaki rahimehullah Şuabu’l-İman (458)
Ebu Osman es-Sabuni Akidet’us Selef ve Ashab’ul Hadis” (372H-449H adlı eserleri incelerse bu âlimlerin akidevi bir meselenin ispatında ya da sıfatlardan birinin kanıtlamasında rivayeti esas aldıklarını ve bu rivayet mütevatirdir şu ahaddır yada bu rivayet akidede delil kabul edilir veya edilmez…” şeklinde bir ifade kullanmadıklarını görecektir.
Çünkü bu ayırım, daha sonraki zamanlarda ortaya çıkmıştır. Bu ayrımın yapılmasından veya düşünce alanında böyle bir ayrımın başlamasında en büyük sorumluluk Mutezile mezhebine, özelikle Vasıl b.Ata.’ya aittir. Zannilik veya delilerin zannilligi fikrini ilk dillendiren odur .Onda sonra bu ayırım çok önemli bir şüphe ile ilgili olarak gündemde geldi. Bu şüphe şuydu :”Ahad hadisler zan ifade ederler. Dolayısıyla akide de esas alınmazlar. Bu şahısların Cehmiyye ve onun yavruları mutezilenin bu istinbatları batıldır ehli sünnetin ilk dönem cumhuru bunların bazılarını tekfir etmiş bazılarında sapık saptırıcı zındık bidatçı demişlerdir.”

Paylaşmak için tıklayın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Content is protected !!