Emrulevvel

"…فَاعْلَمْ أَنَّهُ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ" İlk Emir الأ مر ألأول Emrul Evvel

Ebu Hureyre radıyallâhu anh dan Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
عن أبي هريرة عن النبي صلى الله عليه وسلم قال خلق الله آدم صورته طوَله ستون ذرعا
“Allah Teala Adem’i kendi süreti üzere atmış zirâ buyunda yaratı..”(Buhari 6227 sahih)

Ebu Hureyre radıyallâhu anh dan Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Biriniz vurduğu zaman yüzden sakınsın. Çünkü Allah Teala Adem’i süreti üzere yaratılmıştır.”(Müslim 6748 Ahmed Musned 7323 sahih)
Abdullah İbn Ömer radiyallahu anh şöyle demiştir Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
عن ابن عمر قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم لا تقبحو الوجه فإن إبن آدم خلق على صورة الرحمن عز وجل
“Yüzü çirkin kabih görmeyin! Çünkü Ademoğlu celil ve aziz olan Rahmân’ın süreti üzere yaratılmıştır.”(İbn Ebi Asım es-Sunne 529 Abdullah b. Ahmed es-Sunne 1924 Darakutni sıfat 48 sahih)

Keyfiyetini araştırmadan Allah Tealanın Adem aleyhisselam kendi süreti üzere yarattığına iman etmek gerekir.
Ebu Bekr el Merruzi rahimehullah nin şöyle demiştir.: Ebû Abdullah Ahmed b. Hanbel rahimehullah’ın “Nebi sallallahu aleyhi ve sellem’in Allah teala Adem’i kendi süreti üzere yaratmıştır hadisi hakkında ne dersin? diye sordum. Dediki: Ameş şöyle demektedir: Habib b. Ebi Sabit in Atadan, onun İbn Ömer radiyallahu anh dan onun Nebi sallallahu aleyhi ve sellem den rivayet edildiğine göre o şöyle buyurmuştur: Şüphesiz Allah azze ve celle Ademi Rahman süreti üzere yaratmıştır. Bizde hadisin söylediği gibi söyleriz. Yine Ebu Abdullah’ı kendisine muhaddislerden birinin onu kendi süreti üzere yanı çamur süreti yarattı dediğinin zikredilmesi üzerine ‘Bu Cehmiyye’nin görüşüdür derken işittim.

Yine o şöyle demiştir. “Kim Allah Adem’i Adem süreti üzere yarattı’ derse cehmidir. Adem’i yaratmadan önce onun ne süreti vardi ki?”(El-İbane İbn Batta el Ukberi)

Harb bin İsmaîl Kirmani Hanbeli rahimehullah derki:
وخلق آدم بيده صورته
“Allah teala Adem’i  eliyle kendi sureti üzere yaratmıştır.”(Şerhu’sunne)

ان الله خلق عدم على صورته وقو ل النبي صلى الله عليه وسلم
اني رايت ربي في أحسن صورة
فمن فسر شئا من هذا بهواه اورده فهو جهمي

Berbehari rahimehullah derki:
Nebi sallallahu aleyhi ve sellem “Allah Teâlâ Adem’i kendi süreti üzere yaratı” buyurmuştur.”(Müslim 2612 sahih)

Nebi sallallahu aleyhi ve sellem, “şüphesiz ben Rabbimi en güzel sürette gördüm” buyurmuştur.”(Tirmizi 3235 sahih)

Bunlar dan her hangi bir şeyi hevasına göre tefsir eden veya reddeden kimse Cehmidir.”(Berbehârî Şerhu’s-Sunne)

İmam Acurri rahimehullah derki: Allah Teala’nın Adem’i keyfiyet söz konusu olmaksızın kendi süreti üzere yaratığına iman etmek gerekir.

İmam Acurri rahimehullah (Şafii 360) derk: Allah Teala semaların üzerinede aşının feykinde  üzerindedir. İlmi her şeyi koşatmıştır.”(Acurrri Şeria)

Ebulkasım Lellekai eşşafi (hicri, 418) “Rahman arşa istiva etti” ve Allah semaların üzerinde ve arşının üzerindedir sözlerinin siyakında şöyle dedi: Allah azze ve celle buyurduki ” semada olanın sizi yerin dibine batırmayacağından eminmi oldunuz”-“O kullarnın üzerinde yegane hakimdir. Size koruyucu melekler gönderir” bu ayetler Allahın semaların üstünde, ilmininde yerin ve göğün heryerinde olduğunu gösterir. Bu sahabelerden Ömer, ibni Mesud, ibni Abbasdan rivayet edilmiştir. Tabiinden Rabia bin Ebi Abdurrahman, Süleyman Etteymi, Mukatil bin Hayyandan rivayet edilmiştir. Bunu fukahadan Malik bin Enes, Süfyan Essevri ve Ahmet bin Hanbel söylemiştir.”(Şer usul itikad ehlissünne 3/387-388)

İmâm İbn Batta rahimehullah  şöyle der: “Allah tebâreke ve teâlâ’nın göklerin üstünde, arşının üzerinde ve yarattıklarından ayrı olduğunda, ilmi ile de yarattıklarının tamamını kuşattığında, sahâbe ve tâbiîn müslümanlar ile bütün kıble ehli mü’minler icmâ etmişlerdir.” (el-İbâne)

Keyfiyetini araştırmadan mahlukatın kalpleri Allah azze ve cellenın parmaklarından iki parmak arasında olduğuna iman gerekir.
Allah azze ve celle nın gökleri bir parmak üzerinde, yerleri bir parmak üzerinde, dağları bir parmak üzerinede bütün canlıları bir parmak üzerinede suları ve toprağı da bir parmak üzerinede tuttuğuna iman etmek gerekir.
Allah Tealanın dünyayı eliyle tutacağına ve gökleri sağ eliyle düreceğine dair sahih olarak gelen hadislere iman etmek gerekir.

Allah azze ve celle’nin sadakaları sağ eliyle aldığına ve onları mümin için çoğanttığına iman etmek gerekir.

Allah azze ve celle’nin iki eli sağ olduğuna İman etmek gerekir.

Allah azze ve celle’nin Adam aleyhisselam’ı kendi eliyle yarattığı, Tevrat’ı Musa aleyhisselamın için eliyle yazdığına, Adn Cennetini eliyle yaratığına İman etmek gerekir. O’nun arşı ve Kalemi de eliyle yarattığı söylenmiştir. O diğer yaratılmışlara “Ol! demiş onlar oluvetmiştir.

Her türlü noksan sıfattan münezzehtir O, Allah’ın Adem’i eliyle inkar eden Cehmiye” Kur’ân’ı inkar ettin Sünnetti reddettin, ümmette mühalefet ettin denir.

İmam Acurri rahimehullah der ki: “Bütün bu zikrettiklerimize iman etmeyen kimseden Allah azze ve celle’ye sığınırız.
Zikrettiklerimize muhalefet eden, Müslümanların imamlarına muhalefet eden Cehmiyye’ Îmân etmez Allah’ azze ve celle’nin açık beyanını kendisine ulaşan her müslümanın kimsenin dini  hususunda onlardan sakınması gerekir.”

Bunlar kendilerine iman etmeleri müslümanlara vacip olan sünnetlerdendir. Bunlar hakkında sasıl? ve neden? denmez. Bunlara teslimiyet dasdik ile karşılanır. Haklarında akıl yürütülmez. Nitekim müslümanların öne gecen imamlar böyle söylemiştir.”(Acurri eş-Şeria)

İmam Abdülkâdir Geylâni rahimehullah İstivâ sıfatının te’vilsiz kullanılması gerektiğini, Allah’ın zâtıyla(ﺑﺬﺍﺗﻪ) Arş’ın üzerine İstivâ ettiğini söylemektedir.”(bdülkâdir Geylânî, el-Ğunye, 124)

Şeyh Muhammed bin Abdulvehhab şöyle demiştir: “İmam Abdülkadir Geylani onlardan (Yanı sapık fırkalardan) beridir, tıpkı Ali bin Ebi Talib’in radıyallahu Anh Rafızilerden berî olduğu gibi.”

İmam Acurri rahimehullah (360) “Altıncı asırda yaşayan yarı cehmi ve mütezili İzzeddin İbn Abdusselam 577 dan hayırlıdır.

Zavallılar cehmiyye ve mütezilenin akidesinde ama  haberleri yok kendilerine ehli sünnet diyorlar hem öyle bir sünnet ki ilk dönem alimerimiz bunlara cehmi demiştir.

Paylaşmak için tıklayın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Content is protected !!