Emrulevvel

"…فَاعْلَمْ أَنَّهُ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ" İlk Emir الأ مر ألأول Emrul Evvel

Lailahe illallah tarif eden bir topluluğun fazlaca söylediği, çok büyük gördüğüm hata şudur.
Tercüme kafası ile la ilahe illallah kelimesine mana veren öncelikle harici ve sonra onların dışında bazı toplulukların bu kelimeyi “la” nefyedicisi ile tarif ederken ortaya koydukları bozuk sözler ve inançtır.

Onlar şöyle der. Önce ” la” de her şeyi inkar et. Bu söz büyük bir küfür olup içinde Allahın inkarını barındırır. La illa kalıbı isbat ve nefy olup  aslen istisna içindir ve reddedilen hüküm asla mustesna (burada Allah) için olamaz, ilah yoktur sözü Allahtan geriye kalanlar içindir. Allah ise ilahtır, onun ilahlığını inkar hiç bir makamda caiz olmaz. Bu kelime Arap dilinde bu şekilde manalandırılamaz. Onların bu işi, tevhidi anlatmak için küfürden yardım almaya benzer.

Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem husayn’a kaç ilahın var diye sormuş o biri gökte yedi cevabını vermiştir. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem darda kalınca hangisine sığınıyorsun deyince O gökteki (olan Allah’a) dediğinde Rasulullah” o zaman gerisini bırakıp sadece ona ibadet etsene ya! ” demiştir.
Yani Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem önce hepsini inkar et, dememiştir. İçinde Allahın inkarı da olan bir sözden yardım almamış, sadece hakkı ortaya koyup, batılı inkarla yetinmiştir.”

“Lâ ilahe” demek; bu sayılanların hiç birisi değildir.

“LÂ İLAHE” -ilah yoktur demektir.- Kelime-i Tevhîd ispat ve nefiy’dir.

Lâ ilahe: ilah yoktur demektir.

“illallah” (burda istisna var) Allah’dan başka

Arapça lügat âlimlerine ve özellikle Kur’an ve sünnete göre “ilah” kelimesinin karşılığı -mabud/ibadet edilen- demektir.

Yani doğru mâna şöyle olur: “Allah’dan başka ibadete layık Hakk ilah yoktur.”

Eğer ispatı söylemeden (yani: Allah’ı istisna etmeden) sadece “La ilahe” diyecek olursak, bütün sahte ilahların ilahlığı ile birlikte Hakk ilah/mabud olan Allah’ın ilahlığınıda nefy etmiş olur ve ispat etmemiş oluruz.

Bütün bunlardan sonra “Allaha ait olan alanı gasbeden yer şey ” sözüne gelince bu ne batıl ve saçma bir sözdür. Allah’ım sana sığınırım. Kim o, Allah’a ait olan alanı Allah’dan gasp edebilecek? Hâşâ

Allah Rasûl’ü sallallahu aleyhi ve sellem sahîheyn de geçen bir hadis-i kudsi de şöyle buyurmaktadır:

يَا عِبَادِي إِنَّكُمْ لَنْ تَبْلُغُوا ضُرِّي فَتَضُرُّوني، وَلَنْ تَبْلُغُوا نَفْعِي فَتَنْفَعُوني، يَا عِبَادِي لَوْ أَنَّ أوَّلَكُمْ وآخِركُمْ، وَإنْسَكُمْ وَجِنَّكُمْ كَانُوا عَلَى أتقَى قلبِ رجلٍ واحدٍ منكم ما زادَ ذلكَ فِي مُلكي شيئاً، يا عِبَادِي لو أَنَّ أوَّلكم وآخرَكُم وإنسَكُم وجنكُمْ كَانوا عَلَى أفْجَرِ قَلْبِ رَجُلٍ وَاحِدٍ مِنْكُمْ مَا نَقَصَ ذَلِكَ مِنْ مُلْكِي شَيْئاً،

“Kullarım! Bana zarar vermek elinizden gelmez ki, zarar verebilesiniz. Bana fayda vermeye gücünüz yetmez ki, fayda veresiniz.

Kullarım! Evveliniz ahiriniz, insanınız cinleriniz, en müttaki bir kişinin kalbi ve duygusuna sahip olsalar, bu benim mülkümde herhangi bir şey arttırmaz.

Kullarım! Evveliniz âhiriniz, insanınız cinleriniz, en günahkâr bir kişinin kalbi ve duygusuna sahip olsalar, bu benim mülkümden en küçük bir şey eksiltmez.” (Buhârî Müslim)

Paylaşmak için tıklayın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Content is protected !!