Emrulevvel

"…فَاعْلَمْ أَنَّهُ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ" İlk Emir الأ مر ألأول Emrul Evvel

Maturudiler mütezile gibi kuran mahluktur der ehli sünnetin icmasına muhalfet eder.
İmam Maturudi bazı görüşleri Ebu Hanife rahimehullah akidesi ile bir bağı yoktur İbni küllabdan almıştır.
İmam Maturudi İbni Küllabdan da etkilenmiştir. İbni Küllab ise bu konuda ilk bidati söyleyerek Allahın kelamının nefsi olduğu söylemiştir.
2-Yapılandırma Aşaması:
Bu aşama İmam maturdinin talebelerinin ve ondan etkilenenlerin aşamasıdır. Bu aşamada maturidilik başlı başına kelami bir fırka olmuştur. Semerkanda ortaya çıkmıştır. Daha sonra şeyhleri ve imamlarını fikir ve görüşlerinin yaymaya çalışmışlardır. Fer-i konularda imam Eni Hanifeye tabii olarak imamlarını müdafaaa etmişler ve eserler kaleme almışlardır. Nitekim maturidilk bu beldeler de daha sonraları iyice yayılmıştır.
Maturudiler; Allahın kelamı hakikattir” sözlerinin anlamı Allahın kelamının nefsi olduğu, kulların işitmediği kelamdır. Kulların işitmiş olduğu ise Allahın kadim ve nefsi sıfatıdır ki bu onlara göre Allahın hakiki kelamı değildir. Bu nedenle şu günümüzde insanların ellerinde mushaflarda yazılı olan mahlûk demesine engel değildir. Böylelikle bu konuda ki görüşleri ehlisünnet ulemasından batıl oluşu tevatür yoluyla nakledilmiş ve bütün imamların icmasına muhalif olan hatta bu görüş sahiplerinin tekfir edildiği mutezilenin görüşüne uymuştur.

Eşari ve Maturidiler ehli sünnet değildir çünkü kuran mahluk diyorlar. Biz birileri gibi iftira atmıyoruz kendi kitapları ortaya da aynen mutezzilenin görüşünün aynısı.
Maturidilerin kuran hakkında ki görüşü: “Şerhi Mekasıd ve diğer kitaplarda şöyle der ki, kelamullah iki kısımdır :
1– Kelam-ı Nefsi
2– Kelam-ı Lafzi
Kelamı Nefsi hakiki sıfattır, irade ve kudret sıfatları gibi. Ezelde Allahu Teala ile kaimdir. Onda harf ve ses yoktur.
Allahu Teala Kelamı-Nefsi ile ezelde mütekellimdir ve mevsuftur.
Kelamı Lafzi ise Nebilere Cebrail  aleyhisselâmvasıtasıyla indirilendir. Sözden ve harflerden her harfi
yaratıp uygun olan mertebeye koyucu ve tertib edici ancak Allah’tır. Kelam-ı Lafzi mahluktur. Kelam-ı Lafzi, İncil,
Tevrat, Zebur ve Kuran isimleriyle meşhurdur, bu isimler bazen kelam-ı Nefsi için de kullanılır. [Yani bunların
okunması mahluktur, okunan ise mahluk değil. Dinleme mahluk, dinlenen ise mahluk değildir – İmam Gazali].
Kelamı Nefsi Allahu Teala’ya izafe olunursa hakiki sıfat (sıfatı subutiyye) manasındadır, kadimdir. Kelamı Lafzi
izafe izafe olundukta Allahu Teala’nın telif ve tertib eylediği lafızlardır anlamındadır.
Bu yol doğru yoldur. Sonraki alimlerin çoğu bunu benimsemişlerdir. Üstadlarımızın çoğu böyle öğretip, bu yolu
kabul eyle diye tenbih edip, kitaplarında da bunu yazmayı uygun görmüşlerdir.”
| Birgivi Vasiyetnamesi, Kadızade Şerhi. 

Maturidilerin usulunde Ahat haber akidede delil kabul etmezler. Sofiler akidede kendilerine maturidi demektedirler ve akidenin önemli ibadet tevhidi ile ilgili zayıf ve uydurulmuş rivayetleri delil alıp amel etmektedirler. Sofiler zayıf ve uydurulmuş rivayetlerlerle ölmüş evliyalardan yardım  istiane sığınma istiazeyi ve  dara  düştüdüklerinde   istiğase yapıyorlar. Sofiler maturidi usulüne uymuyorlar ve maturidi de değiller. Maturidi akidesi ile ilgili  eser telif eden alimler haberi sıfatlarda mütezili uymuşlardı kuran ilgili görüşleri mütezileden farkları yok çünkü kurana mahluktur diyorlardı   ibadet  Tevhid de Tevhid   ehlidirler bunlardan  birinde Osmanlı Alimlerinden İmam  Birgividir.

Maturudiler ile eşariler mütezilenin görüşleri almışlar etrafında önünde süslemişler ehli sünnet diye insanlara pazarmışlar. Aklı selim herkez bunu idrak eder ahmak bir kişi idrak etmez çünkü Akil ve hikmet nimeti onlardan alınmıştır.

Aşığıda ki yazıyı bir mütezili birinden aldım. Ehli sünnet gecinen aslında mütezili olan insanlar mütezile ile hiçbir varkınız yoktur sadece isim varkı var akideleri aynı.

Ehli sünnet gecinen insanlar bu mütezili ile aynı görüşteler çünkü ehli sünnet gecinen insanların aynen bu mütezili aynı görüşteleri insanlara sonuyorlar.

İmam maturidi kim ne derse desin hakikaten mutezile nin büyük imamlarından sayılabilir ebul hasen eşari ise evvelen bu yolda olsa bile sonra rücu etmiştir. Her ne kadar eşari ler bu yoldan dönmese de.

Hiç bir mutezile imamı mutezile nin görüşlerinin asırları aşmasında eşarilik ve maturidilik kadar büyük hizmet etmemiştir. Ahmed bn hanbel e zulmeden abbasilerin mutezili kadıları bayrağı ehli sünnet görünümlü bu imamlara bırakmışlardır. Oysa bu imamlar bundan sadece 100 yıl önceki alimlerin zındıklığında icma ettiği bişr, cad, cehm gibilerinin itikadlarına sahiptiler.”

Paylaşmak için tıklayın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Content is protected !!