Emrulevvel

"…فَاعْلَمْ أَنَّهُ لَا إِلَهَ إِلَّا اللَّهُ" İlk Emir الأ مر ألأول Emrul Evvel

CEVAP: Bir kimse üzerinde Ramazandan kaza orucu borcu olduğu halde öldüğü zaman onun yerine velisi tutar. Onun yakını veya varisi olan kimse velisidir. Bunun delili Aişe’nin Nebi sallallahu aleyhi ve sellemden rivayet ettiği şu hadistir: “Kim üzerinde oruç borcu olduğu halde ölürse onun namına o orucu velisi tutar.” Velisi bu orucu tutmazsa her bir gün için bir yoksulu doyurur.İbn Useymîn, Fıkhu’l-İbadat, s. 202-203

SORU 627- Kaza borcu olduğu halde ölen kimse adına oruç tutulur mu?

CEVAP: Bir hastanın Ramazan günlerinden kalma kaza borcu olduğu ve ölünceye kadar kaza edemediği zaman şayet önemsemeyerek ve ihmal ederek terketmişse onun namına oruç tutulur fakat ihmali olmamışsa bu oruç onun adına kaza edilmez.İbn Cibrin, Fetâvâ es-Sıyam, s. 124

SORU 628- Hayatta iken Ramazan orucunu tutmadığı zaman ölmeden önce keffaretini (fidyesini) çıkardığı halde ölen kişi adına oruç tutulması caiz olur mu?

CEVAP: Ölen kişi namazını kılan bir müslüman ise akrabalarının onun adına oruç tutmaları meşrudur. Çünkü Nebi Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Kim üzerinde oruç borcu olduğu halde ölürse velisi onun orucunu tutar.” Buhari ve Müslim bu hadisin sahihliğinde ittifak etmişlerdir. Fakat orucu tutmaktan aciz olduğu veya yaşlılığı ya da şifa umudu bulunmayan bir hastalık sebebiyle terketmişse onun için oruç tutulmasına gerek yoktur. Tutamadığı bütün günler için fidye çıkardığı zaman hayatta iken çıkardığı fidye yeterlidir.

Fakat adam namaz kılmayan bir kişi ise üzerindeki oruç onun namına kaza edilmez. Çünkü namazı kasten terkeden kimse, alimlerin bu konudaki iki görüşünden sahih olanına göre en büyük küfürle kafir olur.
Namazı kasten terkeden kimsenin kafir olduğunun delilleri şu hadislerdir:
Nebi Sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmuştur: “Bizimle onlar (kafirler ve münafıklar) arasındaki belirleyici fark namazdır. Kim namazı terk ederse kafir olur.” Bunu Ahmed, Ebu Davud, Tirmizi, Nesai ve İbn Mace sahih bir isnadla Bureyde İbn el-Hasib’ten tahriç etmişlerdir.
Diğer bir hadiste Nebi Sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmuştur: “İşin başı İslamdır, İslamm direği namazdır, zirvesi Allah yolunda cihat etmektir.” Bunu İmam Ahmed ve Tirmizi sahih bir isnadla Muaz İbn Cebel’den Radıyallahu anh rivayet etmiştir.
Diğer bir hadiste ise şöyle buyurur: “Kişi ile küfür ve şirk arasında namazın terki vardır.” Bunu İmam Müslim Sahihinde Cabir İbn Abdillah’tan Radıyallahu anh rivayet etmiştir.
Bu konuda daha pek çok hadis vardır. Allah’tan bütün müslümanlar için rızasına uygun şeylerde başarı ve farz kıldığı namazın razı olduğu şekilde edasında yardım dileriz. Şüphesiz o, herşeyi işitendir çok yakındır.İbn Baz, el-Fetâvâ, Kitabu’d-Da’ve, 2/167-168

Paylaşmak için tıklayın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Content is protected !!